Pazar, Ekim 29, 2006

Yaprak Süpürgesi

"Bugün yaprak aspiratörü gördüm." Ve işte cümle içinde kullandım. Arkasına torba takılan bir sopaya benziyor, yaprakları torbaya çekiyor. Saatte 50 km ye varan bir rüzgarda ne kadar akıllıca kullanmak bilmiyorum. İşe yaramışa benziyor ama, o evin çimlerinin yeşili ortaya çıktı. Burda ön taraflarında 20 metre kare, arka taraflarında da hemen hemen aynı büyüklükte bir yeşil alana sahip evlerin her birinde çim biçme makinesi olmasına hala gülüyorum. Bir de buna yaprak süpürgesini ekleyin.

Kendine yeten haneler.

Sonra saymaya başlıyorum (İstanbul'da otoyolda gece giderken ışıkları yanık ev hanelerini toplu halde gördüğümde yaptığım gibi): bu evlerin her birinde bir çamaşır makinesi, bir kurutma makinesi, fırın, mikrodalga, kahve makinesi, süpürge makinesi, buzdolabı, derin dondurucu, bulaşık makinesi, saç kurutma makineleri, televizyon, video, müzik seti var. Sonra pencerelerini örten perdeler, yataklarını örten yatakörtüleri, salonlarında koltuk takımları, üzerinde yemek yedikleri masaları, çanaklarını koymak için büfeleri, kıyafetleri koymak için gömme odaları, fotoğraflarını asmak için çerçeveleri, online alışveriş yapıp
chat yapmak için bilgisayarları, video ve dvd leri koymak için rafları, kitapları dizmek için kütüphaneleri, kirlilerini koymak için çamaşır sepetleri var. Ve bir de çim biçme makineleri.

Hiç yorum yok: